Avrupa Süper Ligi

[ArmanınPeşinde]

Yüksek gelirli kulüpler, tıpkı NBA'de olduğu gibi, kapalı ve ödül-ceza sisteminin yer almadığı bir lig içerisinde her sene al gülüm ver gülüm şeklinde birbiriyle yapay bir rekabet içerisinde bulunmak istiyor. Sonuncu bile olsan büyük paralar kazanacaksın, sonuncu olduğun için bir yaptırım da olmayacak. Herkes kazanacak, futbol kaybedecek.

Bizimle ne alakası var bunu diyenler olacaktır elbette, kısaca açıklayayım: Bu takımların CL ve UEL turnuvalarından ayrılması demek; yerel ligler ve Avrupa şampiyonalarının yayın, bahis, maç başı gibi gelirlerinin düşmesi demek. Üstüne üstlük bir de UEFA ve FIFA organizasyonlarından men edilmesi durumunda inanılmaz büyük havuz kayıpları olacak. Bununla birlikte, neredeyse tamamen bahis ve yayın gelirlerine bel bağlayan zaten zar zor varlığını sürdürebilen küçük takımların yok olması kaçınılmaz.

Hatta ve hatta Real Madrid Başkanı Perez açıklama yaptı: "Oyuncularımızın olası Dünya Kupası'ndan men edilmesi durumunda, kendi Dünya Kupası Turnuvamızı oluştururuz." diyerek. Gerçekten inanılmaz.

Hayata geçmesi durumunda maddi anlamda küçük takımları inanılmaz zora sokacak, rekabeti öldürecek, bildiğimiz ve aşık olduğumuz oyunu yok edecek bir sistem. Takım sahipleri pastadaki aslan payından doymayıp, tüm pastayı kendilerine istiyor ve bunu da bariz bir şekilde dile getiriyorlar artık.